Ramazan ayı, öğün sayısının azalması ve beslenme düzenindeki değişiklikler nedeniyle genellikle sindirim ve kilo problemlerini beraberinde getiriyor. Ramazan ayının ardından bayramda da kişiler daha fazla yeme eğilimine giriyor. Ay boyunca yavaşlayan metabolizma, kilo alımındaki en büyük etkenlerden biri oluyor. Ancak alınacak bazı önlemler ile bu süreç, beslenmeye bağlı sıkıntılar yaşanmadan rahat bir şekilde geçirilebiliyor. Memorial Sağlık Grubu Medstar Antalya Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Dyt. M. Refik Sezgin, Ramazan ayında dikkat edilmesi gerekenler hakkında bilgi verdi.
Ramazan ayında sağlıklı kalmak elinizde
Ramazan ayında uzun süreli açlık metabolizma hızını yavaşlatır. Beslenme programının ve öğünlerin değişmesi, oruç tutan kişilerde hızlı kilo alımına neden olabilir. Bu durum da Ramazan ayı geçtikten sonra kişilerde psikolojik olarak mutsuzluğu beraberinde getirebilmektedir. Bu dönem sona erdikten sonra, kişiler bir ay gibi uzun dönemde alınan bu kiloları, 3-5 gün içinde tek besin içeren sağlıksız diyetlerle vermeye yönelebilmektedir. Metabolizma hızı Ramazan ayı boyunca yavaşlasa bile oruç tutarken dengeli beslenmek ve kilo alımını engellemek mümkündür.
Ramazan beslenmenizde bunlara dikkat edin:
1. Sindirim ağızda başlar. O nedenle uzun süreli açlık sonrasında yemekleri yavaş ve çiğneyerek tüketmek çok önemlidir.
2. Özellikle akşam saatine doğru, yemeğe yaklaşıldığının bilincinde olunması açlık duygusunu artırır. Hazırlanan yemek kokuları ile birlikte mide salgıları da artmaya başlamaktadır. Bu nedenle ilk gıda alımlarının çok sıcak ve çok soğuk olmamasına dikkat edilmelidir.
3. Kısmi açlık süresi nedeni ile ilk gıda alımları sıvı-yumuşak yemeklerle olmalıdır. Oda ısısında bir iki bardak su, çorba ve şekersiz komposto ile iftara başlanılabilir.
4. İlk gıda alımından sonra minimum 5-10 dakika arası küçük bir mola verilmelidir. Bu ara namaz kılanlar için akşam namazı arası olabilir. Bu sayede kan şekeri yükselmeye başlamışken devam eden gıda alımları da daha kontrollü olacaktır ve kilo alımının önüne geçecektir.
5. Ana yemeklerde sağlıklı bir menü planlanmalıdır.
6. Gıda alımından sonra yoğun egzersiz tercih edilmemelidir. Yemekten 1-1,5 saat sonra hafif bir yürüyüş sindirim sürecini rahatlatmaya iyi gelir.
7. Yürüyüş sonrasında meyve yoğunluklu bir öğün alınabilir. Kivi, muz, ananas, elma, armut, çilek gibi aroması yüksek meyveler dilimlenip, üzerine çok az bal ve fındık-badem rendelenerek tüketilebilir.
8. Sahurda olabildiğince imsak vaktine yakın uyanmaya çalışılmalıdır. Bu öğün çok erken bir kahvaltı gibi düşünülmelidir. Gün boyunca çok aç kalınacağı düşünülerek aşırı gıda alımının hiçbir faydası olmamaktadır. Çünkü ne yenirse yensin belirli bir saat sonra mide boşalacaktır.
9. Sahur sonrasında 1 bardak kefir veya fonksiyonel yoğurt tüketimi bağırsak sorunlarını engellemeye yardımcı olur.
10. İftar ve imsak arasında, vücut ağırlığının her kg’ı için 20 mL sıvı tüketimi ihmal edilmemelidir.
YORUMLAR