Geçtiğimiz yıllarda Tebriz’de ağırladığı Gümüşhaneli öğretmenlere kız kardeşi Mahdis Aghdam ile birlikte konuk olarak gelen Mahdi Aghdam, ilk gün Süleymaniye Mahallesi, Karaca Mağarası ve Cam Teras’ı ziyaret etti. Akşam saatlerinde ise Torul’da bir düğüne katılan abi-kardeş geceyi Gümüşhane’de geçirdi. Daha sonra iki gün süreyle konakladığı Zigana Köyü’nde ise; Limni Gölü Tabiat Parkı, Zigana Dağı, Kadırga Yaylası, Erikbeli Yaylası ve Özkürtün Beldesini ziyaret eden Aghdam Kardeşler, akşam saatlerini ise Faruk ve Neşe Kabadayı çiftinin misafiri olarak semaver keyfi yaparak geçirdi.
Ziyaret ettiği yerlerin turizm potansiyelleri ile ilgili olarak sürekli notlar alan tur rehberi Mehdi Aghdam Gümüşhane’de geçirdiği üç günlük süre boyunca çok güzel anılar biriktirdiğini, çok önemli rotalar belirlediğini dile getirerek, “Gümüşhane, tek kelimeyle muhteşem” ifadelerini kullandı.
Süleymaniye mahallesinin kente yakınlığı, tarihsel geçmişi, üç farklı etnik kimliğe ev sahipliği yapmış olma özelliği ile önemli bir potansiyel barındırdığını dile getiren Aghdam, “Mahalleye yeterince özen gösterilmediğini görmekten üzüntü duydum. Her köşede bakımsızlık, ilgisizlik göze çarpıyor. Resmi kurumlar tarafından çalışmalar sürdürülüyor ancak bu çalışmalara yerel unsurların, halkın da katılması gerekiyor. İşletme sayısının azlığı, mahallenin bir destinasyon olma noktasındaki en önemli eksikliği” dedi.
Karaca Mağarası’nın bu güne kadar gördüğü en güzel mağaralardan biri olduğunun altını çizen Aghdam, “Milyonlarca yıllık oluşumlar hayran bırakıyor. Her köşesi adeta nakış gibi işlenmiş. Bu güzelliklere kültürel etkinlikler ile destek verilmesinin çok daha iyi olacağını düşünüyorum” diye konuştu.
Cam teras ve düğün töreninin kendisi için farklı bir deneyim olduğunu kaydeden Aghdam, Zigana Coğrafyasının Gümüşhane turizmine açılan bir kapı hüviyetinde olduğunu aktararak; “Adı gibi Zigana tam bir geçiş noktası. Zigana Köyü, Limni Gölü Tabiat Parkı, Zigana Dağı, eşsiz panaromik görüntüler ve vadilerin güzelliği etkileyici. Kadırga yaylası ve bulutların adeta denizler oluşturduğu zirveler çok sık göremediğimiz güzellikler” şeklinde konuştu.
Gümüşhane genelinde turizm anlamında ki en büyük eksikliğin konaklama noktasında yaşandığına dikkat çeken Aghdam, “Misafirperverliği ile ön plana çıkan Türk milleti bu özelliğini turizm sektöründe de göstermeli. Özellikle Karadeniz’e gelen turist tipi yerel halkla diyalog kurmak istiyor. Bu anlamda pansiyonlar çok değerli. Hem vatandaşların ekonomik gelir elde etmeleri hem de turistlerin memnuniyeti bu şekilde artırılabilir. Misafirperverlik bir anlamda ekonomik kazancın önünde engel. İşletmeci değilse eğer insanlara para vermek çok zor. O nedenle işletme sayılarının artırılması ve yerel halkın başta pansiyon hizmetleri olmak üzere yiyecek içecek sektörlerinde bu misafirperverliklerini işletme olarak göstermeleri gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Gümüşhane’de kaldığı kısa süre içerisinde kendilerine gösterilen misafirperverlikten bir kez daha çok etkilendiğini belirten Aghdam sözlerini; Karaca Mağarasının eşsiz güzelliğini, Zigana Dağı’nda tattıkları dünyanın en güzel etini, bulutların zirvelerle yaptığı dansı, bulut denizleri üzerinde adeta birer ada gibi boy gösteren yaylaları, yaz sıcaklarına meydan okuyan serin ve nemsiz iklim koşullarını ve tabi akşam saatlerini değerli hatıralara dönüştüren semaver keyfini asla unutmayacağını ekleyerek tamamladı.
YORUMLAR